DOLAR 32,4907
EURO 34,6038
ALTIN 2488,603
BIST 9566,5
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    Satınalma karar gücü 50 milyar dolar oldu

    Satınalma karar gücü 50 milyar dolar oldu
    11.12.2017
    A+
    A-

    Satınalma Yöneticileri ve Profesyonelleri Derneği-TÜSAYDER tarafından rekor bir katılımla İstanbul’da gerçekleştirilen VII. Satınalma ve Tedarik Yönetimi Zirvesi’nden çarpıcı sonuçlar elde edildi. Türkiye’nin önde gelen satınalma yöneticilerinin de yer aldığı ve 550 satınalma yöneticisinin katıldığı zirvede, satınalma karar gücü 50 milyar doların üzerinde oldu.

    TÜSAYDER Başkanı Gürkan Hüryılmaz, zirve sonrası yaptığı değerlendirmede, 50 milyar dolar karar gücünün “Milli Satınalma 4.0”ı geleceğe taşımak için aynı görüşü paylaştığını söyledi. Buna göre Türkiye’nin Endüstri 4.0’ı yakalamak için milli üreticileri destekleyeceğini belirten Başkan Hüryılmaz, “Ayrıca, önce milli üreticilerden satınalma yapılması konusunda hem fikir olan yöneticiler, dış ticaret açığını dış ticaret fazlasına çevirmeyi hedefliyor. Şunu belirtmek isteriz ki ülkemizde üretim yapan uluslararası firmaları da milli olarak gördüğümüz için yurtdışı firmaların ülkemize yatırım yapmaları için de TÜSAYDER çatısı altında baskı oluşturacağız” dedi.

    İthalat kalemlerini azaltıp, yerlileştirmeye odaklanıyoruz

    Türkiye’nin satınalma sürecinde en büyük payı özel sektörde petrol ve doğalgaz kapsam dışı tutulduğunda  %17,67 ile Otomotiv ve Yansanayi sektörünün aldığını belirten Hüryılmaz, şöyle devam etti: “Bunu %13,27 ile Çelik Endüstrisi, %9,84 ile Gıda Ürünleri, %8.84 ile Kimyevi Ürünler ve %7,60 ile Beyaz-Eşya ve Yansanayi sektörü takip ediyor. TÜSAYDER olarak Milli Satınalma 4.0 kapsamında ithalat kalemlerinin azaltılarak, yerlileştirmesine odaklanıyoruz. Bu kapsamda değerlendirdiğimizde, satınalmaların neredeyse yarısının 5 kalemde toplandığını görünüyoruz. Bu kalemlerin sırasıyla; %15,97 ile madeni yağlar, %13,05 ile makine-ekipman, %11,57 ile demir-çelik, %7,14 ile plastik-kauçuk, ve %2,28 ile ölçü aletleri olduğu görülüyor.”

    Milli fasondan milli markalara doğru dönmeliyiz

    Mesleğin sorunlarına da değinen Başkan Hüryılmaz, şunları kaydetti: “Herşeyden önce satınalma halen tam anlamıyla meslek haline gelmiş ve profesyonel yapılan bir durumda değil. TÜSAYDER olarak, meslek standartlarını dünyadaki uygulamaları inceleyerek ATO ile birlikte oluşturarak MYK’a sunduk. Ayrıca milli satınalma bilincinin Türkiye’ye yerleşmesi için büyük emek harcıyoruz. Satınalma mesleği özellikle teknolojik kalemlerde halen yurtdışına bağımlı. Bunun en büyük sebeplerinden biri global markaların ürün geliştirme aşamasında kendi ülkelerindeki üreticiler ile daha yakın çalışmaları ve onların ürünlerine veya standartlarına onay vermeleri. TÜSAYDER olarak ürün yerlileştirme çalışmalarına büyük önem ve destek veriyoruz. Ancak, milli global markalarımızı yaratamadığımız sürece bu sorunu kaynağından çözmüş olamayacağız. Kısaca, milli fasondan milli markalara doğru dönmeliyiz.”

    Hammaddede yurtdışına bağımlılık devam ediyor

    Hammaddede yurtdışı bağımlılığının devam ettiğini hatırlatan Başkan Hüryılmaz, “Plastik, kauçuk, demir, çelik gibi işlemeye hazır hammadde üreticilerini yatırım konusunda devletimizin desteklemesi önem taşıyor. TÜSAYDER olarak milli üreticilerimiz ürünlerinin validasyon çalışmalarını önemsiyoruz. Zira, sektördeki en büyük sorunlardan biri milli satınalma bilincinin tam oturmaması sonucu yerlisi varken, ithal ürünlerin kullanılmasıdır. Sektörün başka bir sorunu da ülkemizdeki firmalarda satınalmada çalışan sayısının yetersiz oluşudur. Dünyadaki şirketlere baktığımızda, her 100 çalışan başına ortalama 1,75 satınalma çalışanı düşerken, bu oran ülkemizde her 100 çalışan başına ortalama 1,08 olarak karşımıza çıkıyor. Sonuç olarak, satınalma birimlerindeki çalışan sayısının artması ile şirketlerin karlılığında da artışlar görülecektir” diye konuştu.

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.