DOLAR 32,3351
EURO 35,1901
ALTIN 2246,103
BIST 8718,11
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    A. Nihan Karaçam Salkaya; “Kariyer de, hayaller de başarının ardından geliyor”

    A. Nihan Karaçam Salkaya; “Kariyer de, hayaller de başarının ardından geliyor”
    28.03.2020
    A+
    A-

    2020 yılında da Acıbadem Ankara Hastanesi’nin yeni fikir ve oluşumlarla büyümeye devam edeceğini anlatan Salkaya “Daha önceki planlamalarımız çerçevesinde kurduğumuz ve devreye aldığımız özellikli merkezlerimizin ardından yenileri de gelecek. Ayrıca bu yılı Acıbadem Sağlık Grubu olarak “Kadın ve Çocuk Yılı” olarak belirledik, bu alanda farklı uygulamalarımız olacak.

    Bölgemiz ve dahi ülkemiz için yapacaklarımız şimdiden beni heyecanlandırıyor. Yine pek çok hastalığın; kişisel sağlık bilincinin gelişmesi, doğru beslenme ve düzenli bir yaşam ile önlenebilmekte olduğunu düşünüyoruz. Bu bilincin yaygınlaşması için Acıbadem Ankara Hastanesi olarak Ankara ve çevre illerde, kamu ve özel kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşları ile beraber çalışmalarımıza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Sağlık hizmetleri bir ülkenin hem ekonomik hem sosyal yaşantısına etkisi büyük olan bir alandır” açıklamasında bulunan Salkaya sözlerine şunları ekledi: Dolayısıyla tüm ülkelerin politika yapıcı ve karar verici makamlarının öncelikleri arasında yer alır ve ülkemizde de sektörü topyekûn ele aldığımızda stratejik öneme sahip dev bir endüstri haline geldiğini görmemiz gerekir. Cumhuriyetin ilanından beri yapılan dönüşüm ve reformlar sistemimizde önemli gelişmelere damga vurmuştur. Kayıt dahi tutulamaz; sadece savaş yaraları sarılmaya çalışılırken, koruyucu sağlık hizmetleri, GSS dönüşümleri, bilgi sistem altyapıları gibi büyük adımlar atılmış, geldiğimiz noktada Ar-Ge yatırımları, inovasyonlar, yabancı hastaların ülkemizi çarpıcı olarak tercihi gibi gurur duyulası noktalara erişmiştir. Bir iki örnek vermek gerekirse Türkiye ilaç pazarı geçen yıl %16,5 büyüdü ve 20,7 milyar liralık büyüklüğe ulaştı, yine Türkiye tıbbi cihaz pazarının değeri 2,3 milyar dolara erişti ve baktığımızda hala sektörün yapacağı çok iş, geliştireceği potansiyeli var. Ki bu ülke tüm sektör paydaşları ile bunu rahatlıkla gerçekleştirebilecek noktadadır. Bu büyüklükler içerisinde kaliteli ve güvenli bir hizmete erişmek için ise sistemleri kabul görmüş,şeffaf olan, belgelerle çalışan, etik ilkelere önem veren, kurallara uyan, ‘’biz her şeyi yaparız’’ şeklinde üstünkörü yaklaşımları olmayan, hataların üstünü örtmeye çalışmayan, hasta ve çalışan odaklı yapılar tercih edilmeli. Bilinmelidir ki, bu iş bir bütündür ve bütünü değerlendirmek en doğrusudur.”

    Acıbadem Ankara Hastanesi Direktörü A. Nihan Karaçam Salkaya, MAG Business’a verdiği samimi röportajda Acıbadem Hastanesi’nin anne-çocuk sağlığı ile ilgili çalışmalarından profesyonel yaşamın dinamiklerine, iş hayatında kadının yerinden spora kadar uzanan geniş bir yelpazede bilgilerini aktarıyor.

    Acıbadem Ankara Hastanesi sağlık sektöründe getirdiği yenilikler ile 2020 yılında ne gibi çalışmalar gerçekleştirecek?

    2020 yılında da Acıbadem Ankara Hastanesi için yeni fikir ve oluşumlarla büyümemize devam edeceğiz. Daha önceki planlamalarımız çerçevesinde kurduğumuz ve devreye aldığımız özellikli merkezlerimizin ardından yenileri de gelecek. Ayrıca bu yılı Acıbadem Sağlık Grubu olarak “Kadın ve Çocuk Yılı” olarak belirledik, bu alanda farklı uygulamalarımız olacak. Bölgemiz ve dahi ülkemiz için yapacaklarımız şimdiden beni heyecanlandırıyor. Yine pek çok hastalığın; kişisel sağlık bilincinin gelişmesi, doğru beslenme ve düzenli bir yaşam ile önlenebilmekte olduğunu düşünüyoruz. Bu bilincin yaygınlaşması için Acıbadem Ankara Hastanesi olarak Ankara ve çevre illerde, kamu ve özel kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşları ile beraber çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ama öncelikle umuyor ve diliyorum ki her birimiz için sağlıkla projelerimizi gerçekleştirebileceğimiz bir yıl olur.

     

    Temsil ettiğiniz kurum; kültürü ve duruşu ile Türkiye’de öncü şirketler arasında. Aynı zamanda bu yıl “Anne ve Bebek Yılı”… Sosyal sorumluluğa da önem veriyorsunuz. Projelerinizden bahseder misiniz?

    Acıbadem Sağlık Grubu her zaman kadın ve çocuklar özelinde öncelikli ve farklı uygulamalara imza atmıştır; yeni doğan ev ziyaretleri bunlardan biri… Doğum sonrası dönemde anne ile bebeğin yeni hayatlarına uyum sağlamasına destek olmak ve olası sorunlarla baş edebilmesini sağlamak amacıyla anne bebek eğitimi ve bakıma destek, uzman anne bebek hemşireleri tarafından uzun zamandır gerçekleştiriliyordu. Şimdi ev ziyaretlerimizin hem süresini uzatıyoruz hem de içeriğini biraz daha çeşitlendiriyoruz. Yanı sıra annelerimize psikolog ve diyetisyen gibi bu dönemde ihtiyaç duyabileceği uzman desteklerini, hem de uzaktan sağlayacağız. Bu yeni uygulamamızın yeni doğum yapmış annelerimize zaman ve konfor kazandıracağını düşünüyoruz; malum ilk zamanlar en çok ihtiyaç duyulan husus bu oluyor… Ayrıca bizim bebeklerimiz ve annelerimiz Acıbadem bebeği ve anneleri olarak hastanelerimizden aldıkları hizmetlerde bir takım haklara sahiplerdi, bu ayrıcalıkların da kapsamı genişliyor. Yine belirtmeliyim ki, hastanelerimizde sadece doğum süreçleri ile ilgilenen hasta danışmanlarımız var, anne adaylarımızın temsilcisi olarak birebir anne adayları ile ilgilenecek ve her tür ihtiyaç ve taleplerine hızlıca geri dönecek şekilde eğitimlerini yenilediler. Maksadımız anne ve bebeklerimizin sağlıkla, mutlulukla, unutulmaz anılarla bu süreci tamamlamaları.

    Çocuk sağlığına ekstra önem veren bir kültürünüz var. Çocuk aciliniz ve kadronuz ile fark yaratıyorsunuz. Acıbadem Ankara Hastanesi olarak çocuk alanındaki farklarınız nelerdir?

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları bölümleri, tüm poliklinik, merkez ve hastanelerimizde 0-16 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerin tetkik, tedavi ve koruyucu sağlık hizmetlerini vermek üzere organize olmuştur. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları bölümlerinde en önemli hedeflerimizden biri anne sütü ile beslenmenin bebeğin gelişimindeki önemini unutturmamaktır. Ayrıca bölümümüzde tüm yenidoğan bebeklerimizin topuklarından kan alınarak fenilketonüri ve hipotiroidi taraması yapılmaktadır.

    Hastanelerimizde bebeklerin fiziksel, sosyal ve psikolojik gelişimi değerlendirilerek, Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü önerileri göz önüne alınarak aşıları yapılmaktadır.

    Birimimizde ebeveynlerin çocukluk çağı kronik hastalıkları hakkında bilgilendirilmesine yönelik çalışmalar da gerçekleştirilmektedir.

    Ayrıca çocuk kardiyolojisi, çocuk beslenme ve diyet, yeni doğan gibi yan dallarda da tanı ve tedavi hizmeti verilmektedir.

    Kadın yönetici olarak sağlık sektöründe çok önemli bir yer temsil ediyorsunuz. Kadın yöneticilerin Türkiye’deki önemi ile ilgili neler söylemek istersiniz?

    Son dönemlerde uygulamaya alınan yasal şartlar kadınlar için pozitif ayrımlar içeriyor, elbette kâğıt üzerinde kriterler son derece olumlu, ancak uygulamada bunun nasıl yansımaları olacak, işverenlerin tutum ve yaklaşımları ne ölçüde bu altyapıyı destekleyecek, göreceğiz.

    Hayatta daha fazla ve güçlü şekilde var olabilmek ailelerin kız çocuklarının eğitimine, gelişimlerine, yetenek ve becerilerine eğilmeleri ile başlıyor. Bunun için kız çocuk-erkek çocuk ilkel ayrımının önüne geçebilecek formüller üretebilmeli; bir farkındalık yaratabilmenin yollarını topyekûn aramalıyız. Özetle daha fazla kadın istihdamı, daha fazla kadın yönetici, esasen bir kültür değişimi anlamına geliyor kanaatindeyim.

    Kişisel olarak ise kadınların iş hayatına eşit katılımını teşvik etmek, karşılaştıkları engelleri aşmada yardımcı olmak, liderlik seviyesinde kadın çalışan sayısını arttırmaya katkı sağlamak ve onları cesaretlendirmek için yapılan her türlü çalışmada yer almaya ve emek sarf etmeye çalışıyorum.

    Aynı zamanda bu temponun içerisinde Voleybol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi’siniz. Sağlık alanındaki başarılarınızı sporda da görüyoruz. Nasıl başladı bu süreç?

    Teşekkür ederim. Benim sporun hemen her dalına her zaman özel bir ilgim vardı ve takip ederdim; sporla ilgili bir şey yapabilmeyi çok arzulardım. Acıbadem olarak sporcu sağlığı konusundaki çalışmalarımız bu tutkumu biraz karşılamama yardımcı oluyordu. Ancak profesyonel olarak bu göreve başlamam Türkiye Voleybol Federasyonu çok kıymetli şimdiki Başkanı Sayın Mehmet Akif Üstündağ’ın -ki o zamanki yönetimde de başkan vekili olarak görev yapıyordu- tavsiye ve yönlendirmesi ile gerçekleşti. Son üç buçuk yıldır yönetim kurulu üyesi olarak sağlık işlerinden sorumluyum, yanı sıra dış ilişkilere de destek veriyorum. Son olarak ülkemizde gerçekleştirilen 2019 Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası’nın turnuva direktörü olarak görev aldım ve ardından bu yıl Ocak ayında Hollanda’da düzenlenen Avrupa Kıtası Olimpiyat elemesi turnuvasında da Türkiye adına organizasyon komitesi başkanlığını üstlendim. Filenin Sultanları da bu emeklerimizin karşılığını Avrupa ikincisi olarak ve olimpiyatlara gitmeye hak kazanarak fazlasıyla verdiler. Buradan bu vesile ile hem bu şahane takıma, hem bize oldukça geniş çalışma alanı yaratan ve her kararımıza güvenerek her zaman arkamızda duran başkanımız Akif Üstündağ’a, tüm federasyon ve Acıbadem çalışma arkadaşlarıma ve bana müthiş anlayış göstererek desteklerini hiç esirgemeyen, her zaman yanımda olduklarını hissettiren, kişisel tarihime harika anılar eklememi sağlayan önce sabırlı çocuklarıma, anneme, tüm aileme, yakındaki uzaktaki tüm sevdiklerime içtenlikle teşekkür ediyorum…

    İş hayatının olmazsa olmaz dediğiniz altın kuralı nedir?

    Ben çalışmaktan başka bir şey bilmiyorum, daha öncelikli bir şey olduğunu da düşünmüyorum. Son derece samimiyetle, disiplinle, iyi niyet ve gayretle çalışmak olmazsa olmazdır kanaatindeyim…

    Kariyerinizin başında sizin hayatınıza yön veren en önemli olay nedir?

    Şimdi bunu hiç düşünmediğimi fark ettim. Geriye dönüp baktığımda hep iyi yöneticilerle karşılaşmış olduğumu görüyorum, bu konuda şanslıyım.

    Beni her zaman yetkinliklerime göre yönlendirdiler, potansiyelimin farkında olmamı ve doğru kullanmamı sağladılar. Bu yolculuğun başında da beni sosyal olarak tanıyan yine iyi, vizyoner bir yöneticinin henüz öğrenciyken ‘’neden part time çalışmayı düşünmüyorsun; acaba şu kişiyle bir tanışsan mı, senin gibi bir gence ihtiyacı var?’’ diyerek beni yönlendirmesi ve o kişinin de yine müthiş bir yönetici, iyi bir insan olması, bana çok emek vererek bir sonraki adıma hazırlaması iş hayatıma yön verdi gibi görünüyor. Onlara müteşekkirim. Umarım ileride de beni böyle anan takım arkadaşlarım olur.

    Sağlık sektörü ile ilgili bundan sonraki gelişmelerde bizleri neler bekliyor?

    Sağlık hizmetleri bir ülkenin hem ekonomik, hem sosyal yaşantısına etkisi büyük olan bir alandır. Dolayısıyla tüm ülkelerin politika yapıcı ve karar verici makamlarının öncelikleri arasında yer alır ve ülkemizde de sektörü topyekûn ele aldığımızda stratejik öneme sahip dev bir endüstri haline geldiğini görmemiz gerekir. Cumhuriyetin ilanından beri yapılan dönüşüm ve reformlar sistemimizde önemli gelişmelere damga vurmuştur. Kayıt dahi tutulamaz; sadece savaş yaraları sarılmaya çalışılırken, koruyucu sağlık hizmetleri, GSS dönüşümleri, bilgi sistem altyapıları gibi büyük adımlar atılmış, geldiğimiz noktada Ar-Ge yatırımları, inovasyonlar, yabancı hastaların ülkemizi çarpıcı olarak tercihi gibi gurur duyulası noktalara erişmiştir. Bir iki örnek vermek gerekirse Türkiye ilaç pazarı geçen yıl %16,5 büyüdü ve 20,7 milyar liralık büyüklüğe ulaştı, yine Türkiye tıbbi cihaz pazarının değeri 2,3 milyar dolara erişti ve baktığımızda hala sektörün yapacağı çok iş, geliştireceği potansiyeli var. Ki bu ülke tüm sektör paydaşları ile bunu rahatlıkla gerçekleştirebilecek noktadadır.

    Bu büyüklükler içerisinde kaliteli ve güvenli bir hizmete erişmek için ise sistemleri kabul görmüş,  şeffaf olan, belgelerle çalışan, etik ilkelere önem veren, kurallara uyan, ‘’biz her şeyi yaparız’’ şeklinde üstünkörü yaklaşımları olmayan, hataların üstünü örtmeye çalışmayan, hasta ve çalışan odaklı yapılar tercih edilmeli. Bilinmelidir ki, bu iş bir bütündür ve bütünü değerlendirmek en doğrusudur.

    İş hayatına atılacak gençlere tavsiyeleriniz nelerdir?

    Gençlerin kimi zaman ‘’hayalimdeki işi nasıl bulurum?’’ telaşına düştüğünü görüyorum; söyleyebileceğim tek şey; sevgili dedemden öğrendiğim ve hep uygulamaya çalıştığım gibi, çıtalarını her zaman yüksek tutmaları gerektiği. Kariyer de, hayaller de başarının ardından geliyor. Çok yorulduğumuz, sıkıldığımız, üzülüp umutsuzluğa kapıldığımız günler olabiliyor, olacaktır. Her şeye rağmen yüksek öğrenimdeki öğrencilik günlerini çok iyi değerlendirip, mezuniyet sonrasındaki hayata daha hazır olmaya çalışmalı, kısa vadeli düşünmek yerine orta ve uzun vadeler için planlar yapmalı, asla razı olmamalı ve yetinmemeliler diye düşünüyorum.

    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.