DOLAR 32,459
EURO 34,6888
ALTIN 2434,465
BIST 9883,41
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

    MÜSİAD Mobilyada 4. Sanayi Devrimi Türkiye İstişare Toplantısı

    MÜSİAD Mobilyada 4. Sanayi Devrimi Türkiye İstişare Toplantısı
    09.04.2018
    A+
    A-
    Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) DTM Mobilya ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu tarafından, MÜSİAD İnegöl Şubesi ev sahipliğinde “Mobilyada 4.Sanayi Devrimi” ana başlıklı Türkiye İstişare Toplantısı düzenlendi.
    7 Nisan 2018 Cumartesi günü gerçekleşen programa; MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Adnan Bostan, MÜSİAD DTM Mobilya ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ercan Atan, DTM Mobilya ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkan Yardımcısı Davut Altunbaş; Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kurumlar ve Diğer Vergiler Müdürü Halil Şenver, Türk Eximbank AŞ. Bursa Şube Müdürü Yasin Okur, T.C Maliye Bakanlığı Bursa Vergi Dairesi Başkanı Nuri Karakaş, Doğtaş Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, MDV ve Yonga Levha Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi İlhan Gündüz, Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt ve sektörün temsilcileri katıldı.
     
    Yepyeni Bir Çağ
    Panelin açılış konuşmasını gerçekleştiren MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Adnan Bostan, teknoloji ve bilimin öncülük ettiği dönüşüm sürecinden mobilya sektörünün de etkilendiğinin altını çizdi. Mobilya sektörünün, Sanayi 4.0’dan ayrı düşünülmemesi gerektiğini vurgulayan Bostan, “Bunu ilk telaffuz etmeye başladığımızda, ham maddesi orman ürünleri olan bir sektörün, teknolojiyle hele ki Sanayi Devrimi’yle nasıl bir yakın ilişkisi olabilir diye düşünülüyordu.
    Fakat bu yeni dönemin, üretim aşamalarından, tasarıma kadar her kademede etkili olduğu görüldüğünde, sektör temsilcileri başta olmak üzere herkes, geleceği kurgularken bu kavramdan uzak durulamayacağını idrak etti. Çünkü bu dönem, yalnızca teknolojik gelişmeleri işaret eden bir süreç değil. Tüketici alışkanlıklarını, beğenileri ve karar verme aşamalarını etkileyen, yepyeni bir çağ bu. Dolayısıyla, tüketicinin beğenisine sunduğunuz ürünü de, o ürünü sunma biçiminizi de bu değişime uygun olarak yeniden planlamanız gerekiyor.” dedi.
     
    Dünyadaki Dönüşüm Doğru Okunmalı
    Türkiye’de mobilya sektörünün son 15 yılına bakıldığında çok büyük bir gelişme yaşandığını ifade eden Bostan, “Türkiye’nin 2023 ihracat hedeflerine 10 milyar dolarla katılma hedefi olduğunu biliyoruz. Türkiye mobilya endüstrisinin tasarım, üretim kapasitesi ve ürün kalitesi gibi konularda yakaladığı başarı grafiğini düşündüğümüzde, bu son derece gerçekçi ve ulaşılabilir bir hedeftir. Bu noktada üretici ve ihracatçı firmalarımıza önemli görevler düşüyor. Çünkü ihracat pastasından bu payı alabilmek için, toplantımızın da ana temasını oluşturan dünyadaki dönüşümü doğru okumak ve isabetli bir gelecek planı yapmak şarttır. Üretim araçlarına yapıldığı kadar tasarıma ve inovasyona da yatırım yapılmalı ve bu alandaki yenilikler yakından takip edilmelidir.” diye konuştu.
    Birlik ve Beraberlik Vurgusu
    Bundan sonraki süreçte, birlikte hareket edilerek büyümenin sürdürüleceğini söyleyen Bostan, “ “Bundan sonra yeni bir hikaye yazılması lazım, buna ihtiyaç var. İnşallah hep beraber yazacağız. İstanbul İhracatçılar Birliği, İstanbul Sanayiciler Odası, STK’larımız, hepsi buna destek vermeli. İnegöl bir arada oldu, beraber oldu ve bu günlere geldi. Biz birlik ve beraberlik içerisinde olduğumuzda çok güçlü oluyoruz” şeklinde konuştu.
     
    Ülke Tanıtımında Önemli Rol Oynuyoruz
    Bostan’ın ardından kürsüye gelerek selamla konuşması yapan DTM Mobilya ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ercan ATA, mobilya sektörünün, Türkiye ekonominin lokomotif sektörlerinden biri olduğunu belirtti. Ata, “ Mobilya Sektörü Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biridir. Sektör olarak sadece 15 yıldan fazladır cari açık vermeyen bir dış ticaret hacmine sahip olmanın ötesinde, ar-ge ve tasarım odaklı katma değerli üretimimiz, çoğunluğu KOBİ olan 36.000 tesisle Türkiye’nin istihdamının önemli bir yüzdesini sağlamaktadır. 1993 yılında 25 ve üzeri işçi çalıştıran sadece 76 firma var iken bugün yaklaşık 1000 firmamız 30’n üzerinde işçi çalıştırmakta ve tüm sektörün istihdamı kayıtlı 165bin kişidir. Bu rakama yan sanayi ve ölçülemeyen istihdamı eklediğimizde 500bin kişiyi bulmaktadır. Sektör olarak Türkiye’nin Bir Mobilya Ülkesi olduğundan bahisle yola çıkıyor ve dünyanın her köşesinde ülke tanıtımında önemli rol oynuyoruz.” ifadelerini kullandı.
     
    Markalaşma Ön Plana Çıkarılmalı
    DTM Mobilya ve Orman Ürünleri Sektör Kurulu Başkan Yardımcısı Davut Altunbaş ise konuşmasında, mobilya sektöründe markalaşmak gerektiğinin altını çizdi. Altunbaş, “ Türkiye mobilya sanayicilerinin temel misyonu, Türk mobilya marka ve ürünlerinin olgunlaşmasını sağlamak ve dünya standartlarına uygun, kaliteli ve özgün tasarımlı mobilyalar ile rekabetçi fiyatlara sahip olan “Türk Mobilyası Kimliği” ile marka oluşturmak olmalıdır. Marka oluşumu, firmalar ve devlet tarafından teşvik edilmeli, markalaşma ön plana çıkarılmalıdır. Markalaşmanın önündeki en büyük engel ise kurumsallaşamamak, şirket vizyonu belirlememek, kalifiye ve her mobilya alanında uzman tasarımcı, Ar-Ge uzmanı sağlamamak ve gelişen dünya trendlerini takip etmemek gelmektedir. Kurumsallaşma adımlarından sonra gerçekleşecek olan markalaşma sürecinde firmaların ilk ve tek yapmaları gereken adım “güven” olgusunu oluşturmaktır. Güven oluşturmanın zemini tüketicisini dinleyen, anlayan, uygun ve güncel tasarım sunan, fiyat dengesi, satış kanalı satış personeli davranışı ve satış sonrası servis imkânları ile aidiyet ve güven unsurlarını birleştiren üretim prensipleri yaratarak hedef kitlenizi peşinizden koşturabilirsiniz.” değerlendirmesinde bulundu.
    YORUMLAR

    Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.