Yalıtım sürdürülebilir şehircilik anlayışında önemli rol oynuyor

İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Başkanı Emrullah Eruslu, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada; sağlıklı, güvenli ve sürdürülebilir şehirlerin ancak doğru yalıtımla inşa edilen binalarla mümkün olabileceğine dikkat çekti. Türkiye’deki binaların yüzde 75 gibi büyük bir bölümünün yalıtımsız olduğuna vurgu yapan Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Şehirlerimizde yaşam kalitesini artırmak, enerji israfını azaltmak ve karbon salınımını düşürmek istiyorsak binalarımızı yalıtımla güçlendirmeliyiz. Yalıtım; enerji verimli, sağlıklı, güvenli ve konforlu yaşam alanları sunar. Bu da çevreye, ekonomiye, insan sağlığına ve güvenliğine doğrudan katkı sağlar.”

Şehircilik; yalnızca yolları, binaları ya da meydanları planlamak değil; insan yaşamını, doğayı ve kültürü ortak bir paydada buluşturma sanatıdır. Bu bakış açısıyla temelleri Arjantin’de atılan Dünya Şehircilik Günü, kentlerin gelişiminde fiziksel büyüklükten çok insani ölçüleri ve sürdürülebilirliği öne çıkaran bir farkındalık günü olarak öne çıkıyor. Her yıl 8 Kasım’da kutlanan Dünya Şehircilik Günü, tüm yetkilileri daha yaşanabilir şehirler için düşünmeye, tartışmaya ve yeniden tasarlamaya davet ediyor.

Yalıtım uygulamalarının sürdürülebilir şehirleşme için vazgeçilmez olduğunu belirten İZODER-Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “Bugün çağdaş şehircilik; yeşil alanlar, ulaşım ve mimari estetik kadar enerji verimli, çevre dostu, güvenli ve sağlıklı konutları da kapsıyor. Yalıtım; bu bütüncül yaklaşımın en güçlü ve etkili araçlarından biri konumunda bulunuyor. Kamunun ve vatandaşlarımızın hem konfor ve güvenlik hem de enerji tasarrufu açısından yalıtımı sahiplenmesi gerekiyor” dedi.

Yapılan araştırmalarda binalarda yaşadığımız ısınma, gürültü, korozyon, küf gibi sorunların büyük bir kısmının yalıtımsızlıktan kaynaklandığına dikkat çeken İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “Bu sorunları çözmek ve sürdürülebilir şehir yaşamın gereği olan enerji verimli, güvenli ve sağlıklı konutlar için standartlara uygun ısı, su, ses ve yangın yalıtımını yapmalıyız. Binaların dayanıklılığı açısından kritik öneme sahip olan su yalıtımı, korozyonu önleyerek binaların deprem gibi dış etkenlere karşı ayakta kalmasını sağlayıp, güvenli yapılaşmada hayati önem taşıyor. Ses yalıtımı, özellikle yoğun nüfuslu kentlerde giderek artan gürültü kirliliğine karşı en etkili önlemlerden biri olarak öne çıkıyor. Yangın riski yüksek şehirlerde ise olası bir yangın sırasında binanın en kısa sürede ve güvenli şekilde tahliyesini sağlayan uygulamaların başında yangın yalıtımı geliyor. Dünya Şehircilik Günü dolayısıyla ülke genelinde yalıtım seferberliğinin gerekliliğinin altını bir kez daha çizmek istiyoruz.”

Şehir planlaması ve kentsel dönüşüm süreçlerinde yalıtımın öncelikli gündem olması gerektiğini ifade eden Emrullah Eruslu, “Yetkili merciler yeni yapı ruhsatlarında ve dönüşüm projelerinde yalıtım standartlarını sıkı şekilde uygulamalı. Her yeni binanın enerji verimli ve güvenli bir şehir için önemli bir fırsat olduğunu unutmamalıyız. Ayrıca mevcut binaların yalıtım iyileştirmeleri için destek ve teşvik mekanizmaları oluşturulması da büyük önem taşıyor. Atılacak bu adımlar, şehirlerin karbon ayak izini azaltmak ve vatandaşların yaşam kalitesini artırmak açısından kritik öneme sahip. Kentsel dönüşüm başta İstanbul olmak üzere tüm şehirlerimizi enerji verimli, sürdürülebilir, güvenli ve insan odaklı yapılarla donatmak için kaçırılmayacak bir fırsat sunuyor. Isı, su, ses ve yangın yalıtımı standartlara uygun şekilde yapılmış binalar hem insanlarımıza hem de ülke ekonomisine kazandıracak. Yenilenen TS 825 Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı ve 1 Ocak 2025 itibariyle 2 bin metrekareden büyük binalar için zorunlu olan Neredeyse Sıfır Enerji Bina (nSEB) konseptine geçiş ülkemizin şehirleşme hedeflerine hız katacak gelişmeler olarak önem taşıyor.” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.